Eşcinsellere Yönelik Ayrımcılık ve Şiddet

Homoseksüeller olarak toplumun nefretle baktığı , dışladığı , yeri geldiğinde darp edildiği , yeri gediğinde tecavüz edildiği , yeri geldiğinde tehdit edildiği , yeri geldiğinde cinayete kurban gittiği bireyleriz.

Bir eksiğimiz , bir fazlalılığımız yokken , aynı gökyüzünü ve yeryüzünü paylaşırken , aynı uzuvlara sahipken bunca nefret neden ? Belki kardeşimiz , belki akrabalarımızdan biri , belki kapı komşumuz , belki arkadaşımız , belki Veli , belki Mahmut , belki Ayşe , belki Fatma , belki kapımıza gelen postacı… bunlardan her biri belkide eşcinsel. Çocukluktan başlar bu hikaye.Küçük bir çocuk düşünün ; sadece biraz farklı , rengarenk… Oyunlardan mahrum , yalnızlığa mahkum… Özgüven depolamaya ve kendini ifade etmeye yeni yeni başlayan çocuk , toplum tarafından dışlanırsa, hakaretlere uğrarsa olacakları düşünmek bile istemiyorum.

Kendi iç dünyasında , arkadaş ve aile ilişkilerinde , derslerinde genelde başarısız olacaktır. Ve bunlar olurken çocuk daha hiçbir şeyin farkında değildir.Hayatı boyunca olacaklardan habersizdir. Çocuk büyür , kendini yavaş yavaş tanımaya başlar.Milletin ağzı torba değildir ya konuşur da konuşurlar.Çocuk toplumdan kendini soyutlar , kendini ifade edemez.Ne olduğunu anladığı andan itibaren daha çok zorlanır , yalnız hisseder kendini.Durum budur ya kendini açıklayamaz.İşte en büyük ayrımcılık buradadır.

Genç , kendini açıklayamadığı için özgürlük denen kavrama hasret kalır , istediği gibi hareket edemez , istediği gibi giyinemez , istediği gibi düşünemez , istediği gibi sevemez , sevse de karşılık bulamaz… Zaman geçer… Genç , artık tam anlamıyla bir bireydir.Kendi ayakları üzerinde durmak için çabalar.İşte sorunlar ve ayrımcılıklar tam burada başlar.

Diğer insanlar gibi eşit haklara sahip olamazlar , kolayca ev bulamadıkları yetmezmiş gibi ev bulduklarında yüksek tutarlarla karşı karşıya kalırlar , özgürce ve rahatça yaşamak için bulunduğu toplumdan uzaklaşırlar , iş bulmakta zorlanırlar hatta bulamazlar (bu yüzden seks işçiliği yapmak zorunda kalırlar.) , toplumda bir yere sahip olamazlar , yaşlandıklarında ise yalnız kalırlar. önceden değindiğim gibi en önemlisi her açıdan özgür olamazlar. Türk toplumunda örf ve adet denilen genel görülmüş inançlar hakimdir.Bu inançlarda eşcinsellere olan nefret boyutu yüksektir.Eğer bir birey homofobik ise , yetiştirdiği çocukta genel olarak homofobik olacaktır.Ayrıca bu inançlarda homoseksüelliğe , biseksüelliğe yer yoktur. Bu yüzden kişi zaten kendini gizlemek durumda kalacak , örf ve adetlere yenik düşerek belkide evlenecektir. Belkide birçok hikayelerden örnekler , birçok yaşamdan örnekler verilebilir.Ama kabaca bu , insan yaşadıklarından ya da hissettiklerinden kendine pay çıkarabilir.Belkide bilmediğimiz nice insanların sorunları var.Diyeceğim o ki , insanlara karşı önyargılarımızı bir yana bırakarak daha hümanist bir insan , insanları anlayarak daha yetişkin bir birey olabiliriz. Böyle olarak bir şey kaybetmeyiz ama birçok şey kazanabiliriz.

LGBTİ Bireylerinin Günlük Yaşamda Maruz Kaldıkları Ayrımcılıklar ve Yaşamış Oldukları Zorluklar – Görkem Karam – LGBTİ Fm

lgbti.org'a Google News'te Abone Ol! İlk senin haberin olsun! lgbti.org'a Google News'te Abone Ol! İlk senin haberin olsun!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu